Kişisel Gelişim

 
1900’lü yıllarda bazı araştırmacıların yanıt aradığı; “Niçin bazı insanlar başarılı, bazı insanlar başarısızdır?” sorusuyla başlayan Kişisel Gelişim sürecine tarih boyunca, masallar ya da romanlar da dâhil olmak üzere birçok alan hizmet vermiştir.
 
Sorunun peşinde araştıma yapan başlıca isimler; Napelon Hill, Normant Vincent Peal, Dale Carnegie, Clement Stone, Og Mandino, Brian Tracy, Zig Ziglar’dır. Bu isimler yıllar süren araştırmalar ve klinik çalışmalar aracılığı ile başarılı insanlarla görüşmeler yapmışlar, başarının kanunlarını ve yöntemlerini tespit etmeye çalışmışlardır.
 
1970’li yılların başında kişisel gelişimde yeni bir devir açılır. Matematik, bilgisayar mühendisliği ve psikoloji dallarında öğrenci olan Richard Bandler 1973 senesinde Gestalt Terapisti Dr. Fritz Perls’in çalışmalarını incelemeye başlar, kendi Gestalt gruplarını oluşturur ve bu yöntemle ilgili ’Eyewitness to Therapy’ adlı eserini yazar. Kısa bir süre sonra Aile Terapisti Virginia Satir’le tanışır ve onunla çalışmaya başlar. 1974’te Dil Bilimci John Grinder ile tanışır ve birlikte, dil ve dil modellerini araştırmaya başlarlar. Richard Bandler ve John Grinder şu temel soruyla yola çıkarlar: “Farklı karakterdeki insanlar nasıl oluyor da mükemmelliği yakalıyorlar?” Ve şu tespiti yaparlar: “Bu değişimi sağlayan kalıplar tespit edilip insanlarda kullanılırsa istenilen sonuçlara ulaşılabilir.” Filozof ve sistem düşünürü Gregory Bateson ve Amerikan Klinik Hipnoz Topluluğunun kurucusu tıp ve psikoloji diploması sahibi Milton Erickson’un da katıldığı süreçte, yıllar süren değişim ve gelişimle ilgili çalışmalar neticesinde ortaya çıkan NLP, insanın mükemmelliğini inceler ve başarıya giden yolda değişimin yeni teknolojisini sunar. İçsel değişim teknolojisi olarak yola çıkan NLP, zamanla Kişisel Gelişimin tüm alanlarını kapsayan bir hale gelerek, Kişisel Gelişimin yeni bir versiyonu olarak görülmeye başlanır. (NLP hakkında daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.)
 
Kişisel Gelişim, ayrı ayrı her birey için farklı bir süreci gerektirir. Bu nedenle, iyiler ve daha iyilerden söz edilir. Kişisel gelişim sürecinde yolu da, yolun sonundaki hedefi de, potansiyelle doğmuş olan bireyler belirler. Evet, insanlar büyük bir potansiyel ile doğarlar ve benzersizdirler ve fiziksel olduğu kadar nitelik olarak da gelişebilir. İnsanın herhangi bir alanda sahip olduğu potansiyeli geliştirmek üzere yaptığı çalışmaya Kişisel Gelişim deriz ve bu bitmeyen, uzun soluklu ve sabır isteyen bir süreçtir.
 
Kişisel Gelişim, kişinin kendini tanımasıyla başlar ve “Ben kendimi tanımıyor muyum?” sorusundaki reddedişe rağmen, sürecin gerektirdiği çaba neticesinde varılan nokta: “Tanımıyormuşum” olur. Kendini tanıma çabası, -her çaba gerektiren durumda olduğu gibi- kolay bir çaba değildir. İnsan çoğu zaman kendini, adlandıramadığı ve tanımlayamadığı duygular veya tutumlar içerisinde bulabilir. Buradan çıkabilmek için bazı temel yaklaşımlara ihtiyaç duyulmaktadır. Kişinin kendini tanıması, hangi alanlarda ne durumda bulunduğunu belirlemesi ve tamamlanması gereken özelliklerinin olduğunu düşündüğü noktalarda kendini geliştirmeye karar vermesiyle birlikte ilerleyen süreçte, belli bir metodolojiye dayalı olarak;

1. Hedefleri netleştirmek
2. Kararsızlıkları aşmak
3. Bakış açısını değiştirmek
4. Fark yaratmak
5. Motivasyonu yükseltmek
6. Zamanı iyi yönetmek
7. Özgüveni arttırmak
8. Kendini deneyimlemek
9. Başarı odaklı olmak
10. Değişime, çağa ayak uydurmak
11. İmaj yenilemek
12. Sosyal iletişim gibi konularda aldığı eğitime Kişisel Gelişim denir. (Eğitimlerimizle ilgili detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.)

Başarıyı araştıran araştırmacılar gelişim ve başarının fonksiyonel esaslarını şu şekilde tespit etmişlerdir:

1. Düşünce
2. Beyin
3. Bilinç-Bilinç Dışı
4. Dil
5. Arzu
6. İnanç
7. Hayal gücü
8. Amaç-Hedef
9. Özgüven
10. İlişkiler
11. Fizyoloji
12. Uyum
13. Tavır-Tutum
14. Davranış
15. İsteklendirme
16. Değişim
17. Alışkanlıklar
18. Olumlu Düşünce
19. Dönüşüm
20. Değerler
21. İlkeler

Kişinin kendini geliştirmesi olarak ifade ettiğimiz Kişisel Gelişim sürecinde; hedeflere ulaşmada, yukarıdaki esaslar temel alınarak kişiyi motive eden birçok teknik ve stratejiyle ilerlenir. Başkalarıyla iyi ilişkiler ve iletişim kurmada adımlar atılır. Olumsuz düşünce, yargı ve inanç kalıpları değiştirilerek olumlu olan yeni düşünce, yargı ve inanç kalıpları benimsenir. Kısaca, kişinin en yüksek potansiyeline ulaşması sağlanır. Bununla birlikte; ne hedefler belirlemek, ne iyi ilişki ve iletişim içinde olmak, ne de düşünceleri, inançları, yargıları değiştirmek tek başına Kişisel Gelişim demek değildir. Bu, ister hızlı ister yavaş, ister inanarak ister inanmayarak; her insanın yaşam içinde bir adım ileriye götürdüğü gelişim noktalarıdır ve Kişisel Gelişime katkı, olumlu yaşamsal gelişimlerle gerçekleşir. Kişisel Gelişim, yaşamın sürekliliği içinde gerçekleşen değişimden farklıdır çünkü bilinçsiz gerçekleşir. Kişisel Gelişim bilinçli değişimi ve çabayı gerektirir. Kişiler, değişim için gerekli potansiyelleri açığa çıkarıp yeteneklerini, bilgi ve davranışlarını, deneyimlerini, yakıt da diyebileceğimiz kişisel özelliklerini bilinçli seçimlerle belirli bir yöne doğru programladıklarında bilinçli değişim, Kişisel Gelişimi meydana getirir.
 
Bu gelişim için gereken değişime olan istekse üç şekilde oluşur:

1. Kişinin canının yeterinde yanmış olması
2. Umutsuzluğun yavaş biçimi olan sıkıntı
3. Birdenbire değişebileceklerini keşfetmiş olmaları

Burada mesele; kişinin, olduğunu sandığı kişiden daha farklı bir kişi olabileceğini keşfedip ardından değişimi isteyip Kişisel Gelişim sürecine adım atarak potansiyellerinin farkına varması ve arzu edilen yönde pozitif ilerleme göstermesidir.
 
Kişisel Gelişim, bireyi birçok yönden geliştirir ve kişiyi sosyal hayatta daha etkili ve verimli bir noktaya taşımak için yapılandırır. Farklı öğrenmeler sayesinde gerçekleşen bu yapılandırma, öğrenmeler arasında ilişki kurulduğu takdirde yaratıcı düşünme becerisi kazandırır. Kişisel Gelişim ile nitelikleri gelişen birey, çevresiyle olan etkileşim ve iletişimde daha gelişkin hale gelir. Artık sosyal yaşamda daha etkili, verimli ve mutludur. (Mutluluk, bu nedenle de bedavadır.) Dolayısıyla toplumu oluşturan ve sosyal bir varlık olan birey, diğer insanlar için de, bir katma değer yaratmaya başlar. Çevresinden etkilendiği gibi, çevresini etkileyebilir ve mutluluğu yayabilir de...